![]() |
Kaynak :http://betterbusinesslearning.com/change-video/ |
Çeken bilir, kabızlık çok zor bir hastalıktır. İnsanın hayat kalitesini ciddi şekilde düşürür ve çok yüksek dozda ağrı ve sıkıntıya yol açabilir. Aynı şekilde idrar zorluğu da fenadır. Ter bezlerinizde problem varsa da ya en kötüsü lenf sisteminiz çalışmıyorsa hayati tehlike altındasınız demektir.
Tüm metabolizmalar hayatta kalmak için kaynak tüketir. Bu tüketimden belli bir miktar yaşam enerjisi ve belli bir miktar artık elde eder. Tüketecek kaynağı (örneğin avı) bulmak, yakalamak, öğütmek için gerekli donanım ne kadar önemliyse işinize yaramayan kısmını sistemden atabilmek de o kadar önemlidir. Özel bir sıkıntı yaşamadıkça pek farketmeseniz de, boşaltım sisteminizin problemsiz çalışıyor olması büyük bir lütuftur. Ben bunu en çok rahmetli dedem hayatının son zamanlarında bağırsak kanseri ile mücadele ederken hissetmiştim.
Konunun girişi biraz can sıkıcı oldu biliyorum. Ve belkide bunların bu blogda ne işi var diyorsunuz. Ama birçoğunuz farkında ki; üzerinde kafa yorduğumuz ve yönetmeye çalıştığımız örgütler de bir tür metabolizmadır ve konuyu oraya bağlayacağız.
Sanki daha önce hiç bilmiyormuşuz da ilk kez, sağolsun, Japonlar bulmuş gibi davrandığımız "Muda" ve "5S" kavramları sistemdeki tüm gereksiz şeyleri atmak amacı taşımaktadır. Bu ister fiziki bir eşya olsun ister gereksiz yaptığımız bir taşıma ya da kaldırma, farketmez. Değer zinciri yönetimi ise ana arterlerin açık tutulması ve sistemde bir tür "kabızlık" durumu olmaması derin amacını güder aslında. Yetenek değerlendirme sistemi kurma çabaları ya da stratejik yönetim külliyatının bazı bölümleri de sistem için gereksiz parçaların ( insan, iş kolu, holdingin bir parçası vs.) öncelikle hiç olmaması varsa da hızla ondan kurtulunması içindir.
Herhangi bir cihaz / tezgah dizaynında üretim esnasında oluşacak hurdayı, çapağı ya da örneğin fazla ısıyı bertaraf etmek için de detayları düşünmeniz gerekir. Aksi halde işlem mutlaka bir yerde tıkanacaktır. Ya hurda gideri dolar, ya talaşlar bir yerlere sıkışır ya da bilgisayarınız, telefonununuz ısınıp kilitlenir.
Velhasıl-ı kelam; eğer içinde yaşadığınız sistemin, gereksiz ve değersiz olandan kurtulmak yönünde işleyişinde bir sıkıntı varsa, 3 vakte kadar o sistemin çökeceğine kesin gözüyle bakabilirsiniz.
Bazen insanlar için bir zamanlar çok değerli olanlar zamanla atılmak zorunda olabilir. Örneğin benim büyük oğlum şu an 2,5 yaşında ve 8 aylık olduğundan beri dişleri var. 4 yaşına geldiğinde bu dişler yavaş yavaş dökülmeye başlayacak ve yerine yenileri gelecek. Oğlum 4 yaşına geldiğinde mevcut dişleri ile ömrünün dörtte üçünü geçirmiş olacak. Eğer 4 yaşındaki oğlumu 20 yaşında bir işletmeye benzetirsek; o an işletme, son 15 yılını birlikte geçirdiği varlıklarından vazgeçmek zorunda kalacak diyebiliriz. 4 yaşındaki oğlum bana süt dişlerini çektirmek istemediğini, o yaşa kadar gayet güzel onlarla geldiğini söylese ona vereceğim cevap; "oğlum büyüyorsun ve önündeki muhtemel 86 yılı doğru geçirmek istiyorsan teker teker bu eski dişlerin yenilenmesi gerekiyor" şeklinde olurdu. Buna direnirse belki ölmez ama ciddi sıkıntı çekeceği ve yaşıtlarından zayıf kalacağı bir gerçektir. Aynı şey, her zaman için işletmeler için de geçerlidir. İşletme için, (vefa, bağlılık ve emek kavramlarını şimdilik dışarıda bırakırsak) önceden geçirilmiş başarılı uzun yılların bir anlamı yoktur. İşletme, doğal bir metabolizma olarak, her varlığına, bu ister insan isterse makina/ bina olsun, bundan sonra ne kadar fayda verebileceği gözüyle bakmak zorundadır.
İnsani değerleri işin içine katarsak konu çok başka yerlere gidebilir. Ama uzun yıllardır emeği geçmiş olan kişinin, işletme tarafından sürekli eğitilerek ve kendi eğitimini ve değişimini de gerçekleştirerek sürekli fayda tarafında kalması ve daha uzun yıllar emeğinden ve tecrübesinden faydalanılması mümkündür. Ancak işletme personeli için uzun vadeli gelişim planları yapmazsa ve personelde kendini geliştirmek ve kaçınılmaz değişime ayak uydurmak konusunda tembellik etmişse, o artık sindirim sisteminin görev alanına girmiş demektir. Tıpkı işletmelerin binalarına ve makinelerine de zamanla yatırım ve revizyon yapmak zorunda oluşları gibi.
Bu sistemin çalışmaması durumunun sonuçlarına yukarıda değindik. Ancak şu veya bu şekilde bu sistemi çalıştırmakta sıkıntı çeken bir çok kurum olduğunu görebilirsiniz. Bunlar durumun vehametine göre gereksiz kaynak kullanımı ve iç huzursuzluktan tamamen işlev görememeye kadar geniş bir yelpazede etkilenirler. Aşırı şişirilmiş kadrolarıyla devlet kurumları bunlara en güzel örnektir. İşletme için gerekli değişimi adreslemek, bu yolda kılavuzluk etmek ve buna göre atılması ve tutulması gereken değerleri belirlemek elbette üst yönetimlerin işidir. Bu konuda gösterilen her zayıflık işletmenin değer kaybetmesi ve geride kalması anlamı taşıyacaktır.
![]() |
Kaynak : http://www.decision-making-solutions.com/change-management-model.html |
Yukarıdaki grafik, bu tür değişim gerekliliklerinde ve önemli radikal kararlarda işleyiş şeklini özetliyor. Aslında konunun girişindeki fotoğraf çok daha güzel anlatmış; kaygı ve korku olması ve sıkıntılı bir süreç yaşanması kaçınılmaz ama sonrası hızlıca düzeliyor.
Yazdıklarımı yazmak, yapmaktan bin kat kolay biliyorum. İş kangren olan kolun kesilmesi olunca doktor da hasta da tereddüt ediyor. Karar verildikten sonra gereksiz olanların temizlenmesi ve değişimi de tıpkı süt dişlerin yenilerinin çıkması gibi bir anda değil, yavaş yavaş, bir süreç içinde gerçekleşiyor.
Ama anlamanız gereken şu:
Önceki başarılarınız geleceğinizi değil mevcut durumunuzu garantiler. Hayatta daha iyi olmanın, sürekli öğrenmenin ve değişimin durduğu tek bir an bile yoktur.
İşletme için hala faydalı mısınız bunu kendinize sorun. İçinde bulunduğunuz işletme size hala faydalı mı, bunu da sorun. İkisinden birinin yanıtı hayırsa da, değişime hazır olun!
0 yorum:
Yorum Gönder